"Ben bir Trappistim, tıpkı ağaçlar gibi," diye düşündü zambak; kendisini esintiye bıraktı ama yine de ona tek kelime bile etmedi. "Ben bir Trappistim, tıpkı zambak gibi," diye düşündü dere; inci gibi parlak turuncu balıklarla dolup taştı ama onlarla sohbet etmek istemedi. "Bizler Trappistiz, tıpkı dere gibi," diye düşündü yağmur damlaları, bulutların tatlı suyuyla göleti doldururken veya düşmüş bir kirazın suyuna karışırken yahut da toz toprak içinde hareketsiz dururken; hiçbir yerde kendilerini tanıtma gereği görmediler. "Ben bir Trappistim, tıpkı yağmur gibi," diye düşündü ağaç; suskun yağmurun, ılık yapraklarından toprağa süzüldüğünü hissetti; ıslak kuşlar geri döndü, ağaç ise hiç konuşmadı. "Ben bir Trappistim, tıpkı ağaçlar gibi," diye düşündü Trappist ormana doğru yürürken. Zambak, dere ve balıklar ve yağmur onu duygulandırdı; o ise hiçbir şey söylemedi. Sessizlik yemini etmişlerdi. -Amy Leach-
Tanıtım Metni