Kaçsak gidecek yerimiz yok.
Kendi kendimizin tutsağıyız.
Ayaklanmış duygularımızın birbiriyle vuruştuğu
bir savaş var içimizde.
Bir yağmurla...
Yağmur sonrası topraktan gelen o büyülü kokularla.
Açan güneşle...
Bir gülümsemeyle...
Bir gözyaşıyla başlayan, hatta çoğu zaman
sebep aramayan başlamak için...
Bir savaş var içimizde.
Birbiriyle çelişen birçok duygu, birçok istek
birbiriyle dövüşüyor.
Bir yanımıza sahip çıktığımızda diğer yanımıza
ihanet ettiğimiz bir savaş,
Balkondan yağmura bakıyorum.
İhanetsiz yaratılmayacak bir hayatın yükünü
taşıyabilecek kadar güçlü müyüz diye, içimden geçiriyorum...
Ve kendi kendime soruyorum: Ben acaba hangi yanıma ihanet ediyorum? Bu, cevabı bilinebilecek bir soru mu? Sonra bunu düşünüyorum... Siz biliyor musunuz hangi yanınıza ihanet ettiğinizi? İhanet nedense başkasına yapıldığında varlığı güçlenen bir kelime gibi... Oysa insanın kendine ihaneti en büyük günah sayılmalı... İhanet insanın kendine yaptığında affedilmeyecek bir suç olmalı... İnsan kendine ihanet etmemeli.
Kapak | Ciltsiz |
Sayfa Sayısı | 210 |
Yazar | Sanem Altan |