Eğitim sistemi, yaratıcı ve eleştirel düşünmekten uzak bir anlayış ve kurguya sahip olduğu için, bu eğitim düzeneğinden geçen herkes kendi zihinsel kapasitesinin olanakları içinde kalarak, yüzeysel ve statik bir düşünme kurgusuna ulaşmaktadır. Genel kabul görmüş değer ve kuramların ötesine gidemeyen bu eğitimli insan tipi, yenilik de bile gelenekçi, yaratıcı düşünmede bile demode, eleştirel düşünmede bile, kendine öğretilenin dışına çıkamayan bir algıya sahiptir.
Genel olarak bakıldığında, bu özellik toplumsal kültürün okula yansımasıdır. Birey, doğduğu andan itibaren, aileden şu temel anlayışı öğrenmeye başlar: “beğenmediğini dışla, beğendiğini taklit et”. Okul da böyledir. Beğenmediğini dışlar. Beğendiğini sorgulamadan taklit eder. Bu tür toplumsal yapılardan özgün, yaratıcı ve farklı sesler/düşünceler çıkabilir mi!! Psikoloji, bu sorunların çözümünde yol göstericilerden biri olabilir mi.. Psikoloji okuyanları BİR dinlemeli değil mi..
Basım Yılı | 2018 |
Baskı Sayısı | 1 |
Cilt Tipi | Ciltsiz |
Kağıt Tipi | 1. Hamur |
Sayfa Sayısı | 385 |
Yazar | Mehmet Yapıcı |