Psikolojinin kavramları, teorileri, akıl yürütüşü, metodolojisi, hiçbiri boşluktan doğmamıştır. Hepsi tüm bilimlerde olduğu üzere doğduğu kültürün ve onun felsefi ve sosyolojik arkaplanından gelmekte ve bu kaynaktan beslenmektedir. Psikoloji toplumlara servis ettiği insan anlayışını bu kaynağa oturtmaktadır, ama çok uzun zamandır bu bağını gözardı etmekte hatta yok saymaktadır.
İşte bu kitapta yer alanlar; psikoloji ile onun felsefi ve sosyolojik bağını kurup yeniden yorumlamak; Aydınlanma ve devamı olan Modernist Avrupanın biçimlendirdiği insan ve psikoloji bilimini, 20.yüzyılın sonunda postmodernizm ile değiştiği iddia edilen insan anlayışı ve psikolojik bilgiyi yeniden yorumlamak; coğrafyanın bu yakasında batıdan farklı insan kavramlaştırmasının dönüşen yaşantısını, kendi felsefesi ile kopuk olan olan bağını yeniden ele alıp okuma teşebbüsü oldu.
