Hayatın kaynağı su ve önümüzdeki süreç su savaşlarının da realiteye dönüşeceği bir dönemi kapsıyor. Falcı olmaya yada gaipten sesler beklemeye gerek yok. Su azalıyor, bitiyor, tükeniyor. Öngörmek, tedbir almak, tedbirli olmak gerekiyor. Tam da bu noktada suya farklı, stratejik, hayati ve agrostratejik önem yükleyen Kıbrıs adası karşımıza çıkıyor. Kıbrıs adası asırlar boyunca hep göçler ve sorunlar adası olarak bilinmiştir. Doğu Akdeniz’de Afrodit’in lanetliler adası olarak da bilinen ve çeşitli menfaat, işgal ve stratejik kavgalara tanıklık etmiş olan ada dünden bugüne halen bu önemi ve konumunu korumaktadır. 1950’lerde bir uçak gemisine benzetilen ada bugün en az 50 uçak gemisine eşit stratejik öneme sahiptir. Sosyal, siyasi, ekonomik, kültürel çatışmaların arasında kalan ada bugün özellikle istihbarat ve espiyonajla ilgili stratejilerin ön plana çıktığı bir durumdadır. KKTC’yi ilgilendiren en önemli özellik ise agrostrateji bağlamında adaya Türkiye’den gönderilen suyun ülkenin tanınması ve tanıtılması yanında müzakere masasında önemli bir faktör olması, tarım girdileri ve tarımsal stratejiler bağlamında da kıymeti henüz bilinemeyen bir ana unsur olmasıdır.
