Siyasi ve sosyal hayattaki çalkantılar ve yıkımlar edebiyat sahasında da kendisini göstermiştir. Bir yandan edebi geleneğin direnişi diğer yandan Batı tesirinde gelişen yeni anlayışlar; bu anlayışlara bağlı türler ve şekiller edebiyatta görünür hâle gelmiştir.
Böyle bir ortamda yetişen Remzi, Osmanlı Devletinin Rumeli coğrafyasında Türk diliyle eser vermiş; yaşadığı bölgenin siyasi, sosyal ve kültürel taraflarına dair ilk elden bilgiler ile edebiyatımızın 19. yüzyıldaki halkalarından birisi olmuştur.
Bektaşi muhitinde kendine yer bulan Remzi, divan tarzında şiir yazmakla birlikte halk ve tekke şiirine de yakın durur. Mahalli özellikleri şiirine taşıyan şairin, özellikle tarih manzumeleri ve methiye tarzında yazdığı şiirleri devrine ve bölgesine ışık tutar. Kültürel ortam ve muhitindeki imar faaliyetlerine dair yazdıkları kimi durumlar için birinci elden kaynak niteliği taşır. Nazireleri hem kendisinin gelenekle olan ilişkisini hem de Kenzi, Handi gibi kimi devri şairleriyle irtibatını gösterir.
