Cüretkar. Dışlanmış. Asi. Aşık. Kumarbaz. Güneyli. Tam Bir gizem...
Şimdiye kadar.
Rhett Butler’ın İnsanları, Amerika’nın en büyük romanı Rüzgar Gibi Geçti’nin, hayal gücünde büyük izler bıraktığı herkes için tüm hayalleri gerçekleştiriyor. Bu romanda Rhett’in çocukluğuna tanık olacak; Low Country’nin bataklıklarını, gelgitlerini ve sularını seven özgür bir ruh görecek; Rhett’in, kontrol etme arzusuyla anlatılması güç trajedilere neden olan babasının zalimliğini okuyacaksınız. Rhett’in gözünden, onu birçok farklı şekilde biçimlendiren kişilerle karşılaşacaksınız: Ustabaşının kızı Belle Watling; Rhett’in cesur ve kararlı kız kardeşi Rosemary; genç Rhett’i başka kimsenin anlamadığı gibi anlayan, özgür bir zencinin oğlu Tunis Bonneau ve adı kaçınılmaz bir biçimde kalp kırıklığıyla özdeşleşen Jack Ravanel. Bir de Katie Scarlett O’Hara var. Başına buyruk, ihtiraslı bir kadın. Hayatı, Rhett’inkiyle karmaşık ağlarla iç içe geçmiş. İtiraf etmekten kaçınsa da birçok açıdan aynı onun gibi. İkisinin de bilmediği denli çok aşık ona...
“Gelmiş geçmiş en meşhur aşk hikayelerinden birinde Rhett, Scarlett’a kur yaparken siz de bu ilişkiyi onların gözünden göreceksiniz.”
-The New York Times
Amerikan kırsal yaşamı, çoban köpekleri ve İç Savaş üzerine romanlar yazdı. Ayrıca şiirle de ilgilendi. Yazın hayatı boyunca pek çok farklı mahlas kullandı. Kasım 2018’de hayata veda etti.
