14. Yüzyılda fethettiği topraklardan Türklerin 500 yıl sonra nasıl çıkarıldığını, Avrupa’dan Türk geri çekilişinin neden ve nasıl yaşandığını anlatmaya çalıştığım “Makedonya’da Batan Güneş-Kışla Mahallesi Direnişi” romanı benim için çok önemliydi. Bugün düşünüyorum da “iyi ki yazmışım” diyorum. Belki gelecek nesiller bu romandan, Türk Milleti’nin şu anda bulunduğu coğrafyayı elinde ebediyen vatan olarak tutabilmesinin nasıl mümkün olabileceği konusunda dersler çıkaracaktır. Romanda anlatılan olayların geçtiği toprakları gezdiğimde kendi kendime nasıl da hayıflanmıştım! “Sen ne yaptın be Osmanlı?” diye nasıl da haykırmıştım! O muhteşem güzellikteki vatan toprakları düşmana nasıl bırakılabilirdi? Türklerin o toprakları bırakıp geri çekilmesi, Anadolu coğrafyasına hapsedilmesi nasıl mümkün olabilirdi? Bu içimde bir yaraydı ve bu konuda gerekli okumaları yapmış, romanı öyle yazmıştım. Bu romanı okuyan gelecek nesiller, inanıyorum ki daha iyilerini yazacak ve daha önemli eserler meydana çıkaracaklardır. Bendenizin, doğulu bir insan olarak vatanımın her karış toprağı için nasıl endişe ettiğimi romanın okuyucusu mutlaka kavrayacaktır. Vatanın savunulması, Türk Milleti’nin bu topraklarda hür olarak yaşaması benim için dünyadaki her şeyden daha önemlidir, daha mukaddestir. Devletimizin Avrupa’dan geri çekilmesine ve bu günleri yaşamasına sebep olan tarihi olayları aydınlığa çıkarmak benim için büyük bir vatan görevidir. İnsanımızda böyle bir tarih bilincinin oluşmasını ciddî olarak önemli buluyorum.
