“Ve Nazım da son şiirini Vera’ya yazdı. Endişelenme sevgilim. Benim de son şiirim, son mektubum sana. Adım adım da yaklaşıyoruz o sona. Ama o son gelene kadar beni unutma…”
Aşk… İnsanın en yalın, en saf duygularından biridir belki de. İnsanın en savunmasız ruh hallerinden biri aynı zamanda. Hele ki kişi; sonunda kavuşamayacağını bile bile o duyguyu yaşatıyorsa içinde…
Sanrısal Mektup, imkânsız bir aşkın, bir insana nasıl etki edebileceğini çarpıcı cümlelerle anlatıyor. Sevdiği kadına bir daha kavuşamayacağını bile bile, aşkını içinde yaşatan Poyraz’ın mektuplarında, yalnızlığı tüm benliğinizle hissediyorsunuz.
Muammer Sarı’nın etkileyici anlatım dili, Poyraz’ın aşkını yaşadığı mektuplarına adeta can katıyor. Okurken, karşılıksız aşkın Poyraz’ın ruhuna etkilerini onunla birlikte yaşayacağınız bir eser Sanrısal Mektup…
