Bütçe hakkının parlamentolara geçmesi ile Sayıştay'ın ortaya çıkışı aynı zaman dilimine rastlamaktadır. Halkın hâkim güç tarafından toplanan vergiler ve bunların nerelere harcandığı konusunda söz sahibi olma isteğinin sonucu olarak şekillenen Sayıştay Anayasa çerçevesinde hem gelir hem de gider denetimi yaparak; hesap verilebilirlik ve kamu harcamalarında saydamlık prensibini hayata geçirmektedir.
Anayasanın 160. maddesinde yer alan düzenleme ile Sayıştay'a hem gider denetimi hem de gelir denetimi noktasında önemli bir fonksiyon yüklenmiştir. Ancak Sayıştay gider denetimine odaklanmakta etkin olarak gelir denetimi yapmamaktadır. Gelir denetiminde ortaya çıkan zaafiyet mutlaka karşımıza vergi kaybı dolayısıyla da devlet hazinesinde gelir artışının önlenmesi olarak çıkacaktır. Bu nedenle çalışmada 5018 Sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu ve 6085 Sayılı Sayıştay Kanunu çerçevesinde kamu zararı kavramı ayrıntılı olarak açıklanmış, kamu zararı sorumlusu tespit edilmeye çalışılmıştır.
Gelir denetimi aşamasında vergi alacağı açısından kamu zararına neden olan fiiller, konu ile bağlantılı Sayıştay kararları ile birlikte irdelenmiştir. Vergi İdaresi, Belediyeler ve Üniversiteler esas alınarak kamu zararı sorumlusuna ilişkin tespitler yapılmıştır.