HER AYIN İLK GÜNÜ ÜCRETSİZ KARGO! 750 TL VE ÜZERİ KARGO BEDAVA HER AYIN İLK GÜNÜ ÜCRETSİZ KARGO! 750 TL VE ÜZERİ KARGO BEDAVA HER AYIN İLK GÜNÜ ÜCRETSİZ KARGO! 750 TL VE ÜZERİ KARGO BEDAVA HER AYIN İLK GÜNÜ ÜCRETSİZ KARGO! 750 TL VE ÜZERİ KARGO BEDAVA

Ses Seda Yok

Hızlı Gönderi
Güvenli Alışveriş
İade ve Değişim

Annem ellerini havaya açmış, “Dayanacak gücüm kalmadı, artık gel!” diyordu. Gerçekten de dayanılacak gibi değildi yoksulluk. Üç çocuğu ile tek gözden oluşan evinde kocasını bekliyordu. Bu bekleyiş neredeyse her yıl tekrarlanırdı. Ama bu sefer annemin dayanacak gücü gerçekten kalmamıştı. Dördüncü çocuğuna hamileydi. Evde bir lokma yiyecek yoktu. Ama çocuklar yoktan anlamıyorlardı. Annem ellerini havaya açmış ufka bakarak, “Artık gel, dayanacak gücüm kalmadı!” diyordu.

Köyün erkekleri genellikle kış aylarında Çukurova’ya kök sökmeye inerlerdi. Bu nedenle bunlara “kökçü” denirdi. Torosların yüksek yaylalarındaki bu köylere kış çabuk gelir, geç giderdi. Kış oldu mu eli kazma kürek tutan erkekler yorganını sırtlar, yollara düzülürdü. Gitmeden geride kalanların yiyecekleri unu, bulguru, tarhanayı, pekmezi gücü yettiğince bulur buluşturur, onları Allah’a emanet edip yola koyulurlardı. Bu yıl da öyle oldu. Erkekler son hazırlıklarını yapıp yola çıkacakları vakti beklemeye başladılar.

Babam yola çıkacağı gün bir rüya gördü. Rüyasında bir kadın çiçek dağıtıyordu. Bir çiçek de ona verdi. Babam çiçek dağıtan kadına, “Adın ne bacım?” dedi. O da, “Adım Fadima.” dedi. Babam, sabah olunca rüyasını anneme anlatarak, “Ben gelmeden bir kızım olursa adını Fadima koyun.” diye tembihledi. O yıllarda insanlar inanç ve itikat sahibiydi ve rüyalarına çok önem verirlerdi. Rüyaları onlar için türlü işaretlerle doluydu ve çok önemliydi. Bu işaretlere uymazlarsa işlerinin yolunda gitmeyeceğine inanırlardı.

Basım Yılı2019
Baskı Sayısı1
Cilt TipiCiltsiz
Kağıt Tipi2. Hamur
Sayfa Sayısı200
YazarHüseyin Kahraman
TESLİMAT
 
Ürünü sipariş verdiğiniz tarihten itibaren 4 iş günü içerisinde kargoya verilecektir. 
 
Yükleniyor...