Şirkete borçlanma yasağına ilişkin hükümler 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun (TTK) en yenilikçi fakat aynı zamanda en çok eleştiriye uğrayan düzenlemelerinden biridir. Bu düzenlemelerle şirket sermayesinin ve şirket alacaklılarının korunması amaçlanmış, şirketin ayrı bir tüzel kişiliği ve malvarlığı olduğu ilkesini göz ardı eden uygulamalara da son verilmek istenmiştir. Ancak eleştiriler sonucunda hükümlerde yapılan köklü değişikliklerle tasarıdaki anlayıştan oldukça uzaklaşılmıştır.
Çalışmamızda, borçlanma yasağı mukayeseli hukuktaki gelişmeler göz önüne alınarak değerlendirilmiş ve şirketler hukuku ilkeleri açısından borçlanma yasağının rolü ve TTK'daki düzenleniş şekli incelenmiştir. Borçlanma yasağının düzenlenme amacı ve bu amacın gerçekleşmesinde ne derece başarılı olunabileceği; hükümlerdeki eksiklikler ve doktrindeki görüşler ışığında, sermaye şirketlerinin türü esas alınarak ele alınmıştır. Ayrıca bankacılık uygulaması ve şirketler topluluğundaki özel düzenlemeler başta olmak üzere hukukun farklı dallarına da çalışmadaki tartışmaları desteklemek amacıyla yer verilmiştir.