Vücut dokunulmazlığı ihlal edilmeksizin, bir kimsenin, bir başkasını cinsel amaçla rahatsız etmesi anlamına gelen cinsel taciz suçu, diğer cinsel özgürlüğe karşı işlenen suçlarda olduğu gibi toplumsal cinsiyet eşitsizliklerinin bir sonucudur. Günümüzde cinsel suçlar genellikle kadına karşı şiddetin bir görünüm şekli olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu suçların mağduru büyük ölçüde kadınlar olsa da, bu sorun sadece kadınların değil, toplumun tüm kesimini ilgilendiren insanlığın ortak sorunudur.
Bu sebeple çalışmamızın birinci bölümünde; toplumsal cinsiyet, cinsel özgürlük, cinsel şiddet, aile içi ve kadına yönelik şiddet, şiddetle mücadelede uluslararası ve ulusal düzenlemeler ile ulusal eylem planları, İstanbul Sözleşmesi ve Türkiye'nin sözleşmedeki tutumu, cinsel taciz ile ilgili istatistikler, cinsel taciz suçu ile benzerliği sebebiyle ayrımında güçlükler yaşanan ısrarlı takip suçu Yargıtay Kararları ışığında anlatılmıştır.
Gerekli zemin oluşturulmasının akabinde; Türk Ceza Kanunu'nda cinsel taciz suçuna yönelik düzenlemeler, mukayeseli hukukta suçun karşılığı, 6545 sayılı Kanun ile ilgili getirilen değişiklikler kapsamında suçun unsurları, özel görünüş şekilleri, suçun muhakemesi ve yaptırımı ile cinsel taciz suçu bakımından önemli bir sorun teşkil eden ispat konusuna yer verilmiş, öğretideki tartışmalar ve Yargıtay kararları ışığında konu başlıkları açıklanmaya çalışılmıştır.
