Sosyal medya platformlarının kendilerine özgü doğası gereği onları destekleyen teknoloji ve cihazlar ile bunlar üzerinde en iyi sonucu veren formatlar, sürekli bir değişim içerisindedirler. TikTok ve Snapchat, içeriklerini geçici ve resimsel olana dayandırırken, benzer olarak Instagram ve Pinterest de iletişim kurma biçimleri açısından büyük ölçüde görseli ön planda tutmaktadır. Facebook, LinkedIn, Reddit ve Twitter, diğer kanallardan daha çok geleneksel gazeteciliğe benzeyen görsel ve metin tabanlı içeriğin bir kombinasyonunu kullanırken, aktif ve doğası gereği diyalojiktirler. Diğer taraftan YouTube’un merkezinde video ve ses yer alırken o da bloglar ve podcastler gibi kullanıcıların platformda içerik aramasını gerektirdiği için nispeten pasif ve monolojiktir.
Zaman içinde platformlar, kullanıcı payı için rekabet ederken, değişen teknoloji ve yeni rakiplerin yükselişi karşısında kendilerini sürekli güncellemektedirler. Bu güncellemeler sosyal medya platformlarının operasyonel yapısını değiştirirken aynı zamanda kısa vadede kullanıcıların pratiklerini de farklılaştırmaktadır. Bu durum karşısında sosyal medya alanını anlamanın ve bu alanı aktif kullanmanın anahtarı, hangi tür içeriğin, ne tür bir platformda, nasıl paylaşılacağına karar vermenin yanında kullanıcıların değişimi kucaklama, teknolojiyi etkin kullanma ve bu dinamizme uyum sağlama isteklerinden geçmektedir.
