Yıldız Sertel, babası Zekeriya Sertel’in Türkiye tarihine tanıklık eden yaşamını yazıları ekseninde bizlere anlatırken, yaşadığımız coğrafyanın toplumsal, siyasal olaylarına ve bunların etkilerine de ışık tutuyor. Mehmet Zekeriya, 1911’de, Selanik’te, “Yeni Felsefe“ dergisini Ziya Gökalp ve Yunus Nadi ile birlikte yayımlarken, Meşrutiyet Devrimi’nin bir parçasıdır.
Yeni bir toplum, yeni bir düzen, yeni bir felsefe arayışının temsilcisidir.
1924’te, Yunus Nadi ile Cumhuriyet Devriminin gazetesini, Cumhuriyet’i yayımlarken, o günün saltanat ve hilafet yanlılarına karşı halkı uyarma görevini, Atatürk’ün isteği doğrultusunda yerine getirmektedir.
Mehmet Zekeriya’yı, eşi Sabiha Zekeriya ve Nâzım Hikmet’le birlikte “Resimli Ay“ dergisinin başında, yeni kurulmuş bir cumhuriyetin eğitim, dil, kültür gibi önemli sorunlarını ele alırken görürüz sonra. “Yeni bir toplum, yeni bir düzen, yeni bir felsefe“ uğruna savaşımını duraksamadan sürdürür, Cumhuriyet Devrimi’nin dalga dalga topluma yayılması için çabalarken, hazırlayıcılarından olduğu yeni rejimin hatalarını, başgösteren yolsuzlukları dile getirmekten, eleştirmekten de geri durmaz. Bu yüzden sürgünlerle tanışır. Sinop’a sürülmekle de yılmaz, 1930’larda yayımladığı “Son Posta“ gazetesindeki eleştirileri nedeniyle 3 yıl hapse mahkûm edilmekle de... Kamuoyu tarafından tanınması, daha çok Tan gazetesiyle olmuştur.
Zekeriya Sertel, kimdi? Komünist de denildi onun için, gerici de... Hangisiydi? 4 Aralık 1945’te Tan gazetesine neden saldırıldı? “Nâzım Hikmet’in Son Yılları“ kitabını hangi düşünceden hareketle yazdı? “Susmayan Gazeteci“ Sertel’in yaşamını, kafalarda bıraktığı soru işaretlerinin karşılığını, yine Sertel’den okuyacaksınız...
Cilt Tipi | Ciltsiz |
Kağıt Tipi | 2. Hamur |
Sayfa Sayısı | 465 |
Yazar | Yıldız Sertel |