Severim ben severim sakalımı,
Severim olursa karımı çocuklarımı da
Severim çıksa da çıkmasa da sakalımı
Severim söz dinleyen,
Rüzgârda başaklar gibi eğilen sakalımı
Ve severim kavgada “kanım aksa”
boyun eğmez, kına gibi al sakalını
Dedelerimin
Çehar-ı Yâr sakalı bu, Bilâl'in sakalı, Gıfarlı bir sakal,
Yemen'den gelmiş ta, Hanefi sakalı,
Severim Süfyân-üs Sevri kokan
Maliki, Hanbeli, Şafii sakalını
Ve Hasan'ül-Basrî ve Cafer-i Sadık,
Hakkı batıldan ayıran kılıç,
Tûba ağacına mesel, Nûr-üs Sâkaleyn,
Sapasağlam kulp
Ve Hasan'la Hüseyin'le yaşıt –hemen hemen
Ehl-i Beytle Ashab ile Tabiinle (r.anhum)
O mübarek Sakal-ı Şeriften (s.a.s) aldığı feyzle,
Apaydınlık fetihler sakalı...