Küreselleşme sonucu sınırlar ortadan kalkmış ve imalat firmaları küresel pazarda rekabet etmek zorunda kalmıştır. Bu nedenle günümüzde rekabet şartlarında da değişiklik meydana gelmiştir. Tüketiciler artık okyanus ötesinden ürünlerini sipariş edebilir bir duruma gelmiştir. Tüketiciler bulundukları yerden internet ortamında dünyada satışa sunulan ürünlerin karşılaştırmasını yapabilmekte ve kendileri için en uygun olanını sipariş ederek satın alma yapabilmektedir. Tüketicilerin beklentileri günümüzde çok hızlı değişim göstermektedir. Ürün yaşam sürelerinde önemli bir kısalma meydana gelmiştir. Artık üretilen ürünlerde yapılan küçük değişiklikler ile firma faaliyetlerini sürdürmek de olanaklı görülmemektedir. Bu nedenle firmalar ürünlerinde tüketici beklentilerine göre sürekli yenilikler yapmak durumundadır. Bu faaliyetlerini ise minimum maliyet ve maksimum kalite ile gerçekleştirmek zorundadırlar. Tabiidir ki bunu tek başına başarmaları olanaklı değildir. Hammaddenin temininden, ürünlerin üretilmesine, üretilen ürünlerin perakendecilere ve nihai tüketicilere ulaştırılmasına kadar uzanan süreçte birçok firma diğer firmalarla ilişki içerisinde bulunmaktadır. Bu ilişkide en önemli yeri tedarikçiler oluşturmaktadır. Firmaların hammadde ve yarı mamulleri temin ettikleri tedarikçileri seçerken günümüz rekabet koşullarında kendilerine sürdürülebilir rekabet avantajı sağlayabilecek tedarikçileri tercih etmesi son derece önemlidir. Bu seçim kriterlerinde ise sadece fiyata odaklanmak artık yeterli olmamaktadır. Tüketici ihtiyaçlarına cevap verebilmek için yenilikçi olmak da gerekmektedir. Tüketicilerin değişen çevreye karşı duyarlılıklarına da cevap verebilmek gerekmektedir. Bunu başarabilmek için ise tedarikçilerini kendi stratejilerine göre seçmeleri ve stratejilerine ortak etmeleri hayati öneme sahiptir.
