Fotoğraf ve video uzun süre boyunca gerçekliğin neredeyse birebir yansıması olarak kabul görmüştür. Yapay zekânın son dönemdeki hızlı gelişiminin meyvesi deepfake bu durumu değiştirecek gibi gözükmektedir. Deepfake, derin öğrenme alanındaki yöntemlerle yaratılan ve yapay olmasına karşın çok gerçekçi gözüken görsel-işitsel içerik anlamına gelmektedir.
Bu çalışma, deepfake teknolojisinin yaratabileceği toplumsal ve hukuki sonuçları mercek altına almaktadır. Yeni teknolojiler iyi amaçlarla kullanılabileceği gibi kötü gayelere alet edilebilir. Bu duruma istisna teşkil etmeyen deepfake; moda, reklamcılık, sinema, tıp, sanat, eğitim gibi farklı alanlara katkı sunarken, diğer yandan rıza dışı pornografi ve sahte delil üretimi, belgede sahtecilik, dolandırıcılık ve dezenformasyon için kullanılmıştır.
Bu çalışmada; deepfake teknolojisi etraflıca açıklanmış, onun tedavüle girdiği çevirim içi kitle iletişim ortamı, deepfake ile bağlantılı şekilde irdelenmiştir. Ayrıca deepfake teknolojisinin hem iyi hem de kötü amaçlı kullanımları araştırılmış ve bu teknolojinin suistimal edilmesinin önlenmesi için çözüm önerileri sunulmuştur.