"Tilsit'ten Ankara'ya", 19. yüzyılın sonlarında, iki Prusyalı kurmay subayın gözünden Anadolu'nun keşfedilmemiş topraklarını ve zengin kültürel mozağını aktaran bir anı kitabıdır. 1896 baharında gerçekleşen bu eşsiz yolculuk, Memel Nehri'nden başlayarak, İstanbul’un tarihi sokaklarından Anadolu’nun derinliklerine, Ankara'nın kalbine kadar uzanır. Bu eser, subayların gözlemleri ve analizleriyle, dönemin Osmanlı İmparatorluğu'nun çeşitli bölgelerinin günlük yaşamını, coğrafi özelliklerini ve toplumsal yapısını detaylı bir şekilde sunuyor. Okuyucu, Odessa'dan İstanbul Boğazı'na, Derince'den Eskişehir'e, Alayunt'tan İzmit'e kadar olan serüvende, zengin tarihi ve kültürel dokuya tanık oluyor.
Kitap aynı zamanda dönemin önemli coğrafi ve stratejik analizlerini içerir, bu nedenle sadece tarih ve kültür meraklıları için değil, aynı zamanda coğrafya ve strateji uzmanları için de değerli bir kaynaktır. Haritalar ve fotoğraflarla zenginleştirilen bu eser, Anadolu'nun bilinmeyen yönlerini aydınlatıyor ve dönemin sosyal, kültürel ve coğrafi yapısını okuyucuya aktarıyor. "Tilsit'ten Ankara'ya", tarih öncesi dönemlerden modern çağa uzanan bir zaman diliminde, Anadolu'nun zengin tarihini ve kültürel çeşitliliğini keşfetmek isteyen herkes için vazgeçilmez bir rehber niteliğinde. Bu kitap, okuyucularını, iki Prusyalı subayın gözünden, bir zamanlar dünyanın en büyük imparatorluklarından birinin kalbine doğru unutulmaz bir yolculuğa çıkarıyor.
