Devlet yönetiminde hakınınjetin millete ait olduğundan bahsedebilmenız ıçin hükümranlığın bütününün yine millete verildiği bır anayasa zaruridir. Bu anayasanın "yönetim organizasyonunun" ve " yönetim anlayışının" ortak iradenin devri anlamına gelmeyecek veya sonucunu doğurmayacak usulde oluşturulması, icra kabiliyeti kazandırdığı organların veya bu organlardan herhangi birinin ayrıcalıklı olmasını engelleyecek nitelikte duzenlenmiş bulunması gerekir.
Usul esasa mukaddemdir; şekli koşullar yerine getirilmediğinde işin esasını, aslını bozar sakatlarsınız.
Kavramların tam yerinde ve içeriklerine sadakatle kullanılması halinde Turkıye Cumhuriyeti Devleti yaşayabilir, yaşatılabilır. Örneğin Turkİye Devleti ibaresini tek başına kullandığınızda; Millet, devlet ve vatan kavramını Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin kuruluş iradesınden uzaklaştırmış olursunuz. "Türkiye Devleti" veya "Türkiye Başkanı" ifadeleri ilk önce, "Türk milleti, halk idaresi olan Cumhuriyet ile idare olunur bir devlettir" ilkesinın özünü, sonra "Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran Türkiye halkına Türk milleti denir" iradesini yok edersiniz!..
Bu kitap, kavramlar üzerinden nasıl bir kaos yaratıldığı ve bu kaos ortamında Türkiye Cumhurıyeti Devleti'nin ve kuruluş ilkelerinin aleyhine adım adım yürüyüşün izlerini görünür kılmaktadır.
