Türkiye'de borçlanma araçlarının çeşitlendirilmesine yönelik olarak yapılacak araştırma ve değerlendirmeler ile işletme finansman yapısının optimizasyonuna yönelik eksiklikleri gidermek üzere geliştirilecek öneriler, araştırmanın esas amacını oluşturmaktadır. Bu çerçevede menkulleştirme ve varlık ihracı yoluyla kaynak sağlayarak elde edilecek optimal sermaye yapısı ile Türkiye'deki şirketlerin finansal yapılarını güçlendirmeye yönelik olarak atılabilecek adımlar ortaya konmuştur.
Şirketlerin finansmanında özkaynakların ağırlığı azaltılarak borçlanma araçları yoluyla kısa ve uzun vadede borçlanma imkânı yaratılmakla birlikte, borç verenler açısından vergi öncesi kârdan ödenen faizlerden istifade edebilmesi böylece imtiyazlı ve adi hisse senetlerine vergi sonrası kârdan ödenen faizlere kıyasla daha yüksek bir faiz elde etme imkânı sağlaması nedeniyle daha kârlı bir yatırım imkânı sunmaktadır. Bu nedenle şirket değerlerini maksimize etme hedefiyle yola çıkan günümüz finans yöneticilerinin sağlıklı bir büyüme sağlayabilmesinin yolu, dengeli bir borçlanma yapısı ve bununla birlikte yeterli ve doğru çeşitlendirilmiş borçlanma enstrümanı kullanımından geçmektedir. Çalışma bu temel noktadan hareket etmektedir.
Çalışmada borçlanma araçlarının ihracının arttırılması ve çeşitlendirilmesi yanında özel sektör, borçlanma araçları üzerindeki kamu dışlama etkisinin azaltılması yoluyla yaratılacak finansman imkânının şirketlerin sermaye yapısı üzerinde yaratacağı olumlu etkiler üzerinde durulmakta ve halka açık şirketlerin sermaye yapısı ile piyasa değeri arasında Modigliani-Miller (M-M) yaklaşımı ile ortaya atılan ilişkinin Türkiye'de geçerli olup olmadığı noktasında bir deneysel kanıt ortaya konulması amaçlanmıştır.