Son zamanlarda, hızla gelişen dünyada ve Türkiye'de, kadınların çalışma hayatına büyük ölçüde katılmaları ve daha faal görev alarak girişimcilik faaliyetlerinde bulunmaları, gelişen ekonomiler için “stratejik” bir öneme sahip olmuştur.
Kadın girişimciliği, kadınların kendi kazanımlarını elde ederek ekonomik bağımsızlıklarını kazanmalarında önemli bir yol olmasıyla birlikte kadınların iş hayatına ve ülke ekonomisine büyük katkısı yadsınamaz bir gerçektir.
Kadınların toplumdaki yerlerini yükseltme, ekonomik özgürlüklerini gerçekleştirme gibi konularda, kadın girişimciliğinin etkisi oldukça büyüktür. İş dünyasında varlıklı olmanın, kullanılamayan potansiyeli aktif hâle getirmenin ve yeni iş sahaları oluşturmanın yolunun, kadın girişimciliğinin öne çıkmasından ve teşvik edilmesinden geçtiği, gerek akademik çevrede gerekse iş dünyasında ifade edilmektedir.
Yapılan çalışmalarda kadın girişimcilerin kişisel karakteristikleri; bağımsız, öz güvenli, dinamik, rekabetçi ve amaç yönelimli olarak tanımlanmaktadır. Bu açıdan kadınların ekonomik hayatta erkeklerin yanında yer almasını sağlayacak politika ve projelere öncelik verilmesi ile onları ekonomik ve sosyal gelişmeye önemli katkılar sağlayan potansiyel güç hâline getirmek mümkündür. Bununla beraber kadınların girişimcilik faaliyetlerinde önemli engellere maruz kaldıkları ve fazlaca zorlandıkları görülebilir.
Bu çalışma, girişimciliğin hız kazandığı günümüzdeki dünyada, Türkiye'de kadınların girişimcilik faaliyetlerinde karşılaştıkları engelleri ve kadın girişimcilerin yaratacakları fırsatları teorik bir düzlemde ele almayı amaçlamaktadır.