İş süreci yönetimi (BPM), geleneksel yönetim anlayışlarına karşı güçlü ve etkili bir değişim önerisidir. TKY, Yalın, Altı Sigma ve ToC gibi çabalarla gerçekleştirilen iyileştirmelerin kuruluşları uzun süre rekabette tutamayacağı öngörüsüyle onları yeniden mühendislik, yenilik ve keşif gibi çabalarla köklü değişimler gerçekleştirmeleri konusunda cesaretlendirmektedir.
BPM, süreç merkezli bir düşünme biçimi, müşteri merkezli bir yönetim disiplinidir. Süreçler, iş yapış biçimini tanımlaması itibarıyla her kuruluşun tam merkezinde yer alırlar. Süreçlerini daha iyi yöneten kuruluşlar diğerlerine göre daha başarılı olurlar. BPM, süreçleri dönüştürerek daha etkili ve verimli hâle getirmek üzere büyük ilerlemeler kaydetmiştir. Artık giderek daha fazla sayıda kuruluş, süreçlerini daha esnek ve üretken hâle getirme konusunda BPM'ye güvenmektedir.
İş sonuçlarını iyileştirme disiplini olarak gelişen BPM, dünya çapında önemli bir odak noktası hâline gelmiştir. Kuruluşların değişen iş gereksinimlerine karşı daha hızlı uyum sağlamalarına olanak tanıdığı için önemli yönetim konuları arasında sayılmaktadır. BPM, doğru yönetildiği takdirde geleceğin iş stratejisi olma potansiyeline sahiptir. Eğer yönetimler, doğru stratejileri benimser ve sürdürülebilirliğe, teknolojiye, otomasyona ve keşifsel yönlere daha fazla odaklanabilirlerse geleceği ıskalama risklerini en aza indirebilirler.