Bu kitapta, Rusya merkezli olarak Ukrayna Krizi’nin bir incelemesi gerçekleştirilmiştir. Rusya’nın kriz sürecinde izlediği politikayı açıklarken bölgesel düzlemde büyük güç siyasetinin özgül niteliklerine ilişkin kavramsal/kuramsal bir çerçevenin gerekli olduğu düşünülmüştür. Bölgesel güvenlik ya da yakın coğrafya hassasiyeti bağlamında büyük güçlerin nasıl bir davranış paternine sahip oldukları açıklanırken Saldırgan Realist teorinin temel varsayımlarından yararlanılmıştır. Süreç takibi yönteminden istifade edilerek Rusya’nın Ukrayna Krizi sırasındaki politikası iki bölümde incelenmiştir. İlk olarak Ukrayna Krizi, Ukrayna içinde yaşanan toplumsal ve siyasal gerginlikler bağlamında ele alınmıştır. Burada sunulan tartışmalarla krizin çıkış sürecinin açılanmasına çalışılmıştır. Rusya’nın Kırım’ı ilhak etmesi ve Ukrayna’nın doğusunda ortaya çıkan silahlı ayrılıkçı hareketlenmeyi desteklemesi ise krizin ikinci evresinde ele alınan konular olmuştur.Türkiye’de uluslararası ilişkiler alanında Ukrayna Krizi’ne yeterince ağırlık verilmediği bir gerçektir. 2013’te başlayan bu krize, yaşanan gelişmelerin sıcaklığıyla ilk anda ilgili gösterilmişse de ilerleyen zamanla birlikte bu ilgi giderek azalmıştır. Bunda, Ukrayna Krizi’nin donmuş bir sorun olma yolunda ilerlemesi önemli bir nedendir. Nitekim bunun farkındalığıyla bu kitapta, krizin 2014-2016 yılları arasındaki yoğun dönemi ön plandadır. Her şeye rağmen Ukrayna Krizi, Avrupa, Karadeniz ve Kafkasya gibi bölgeleri direkt ya da doğrudan etkileyen bir jeopolitik gerginlik olarak geri plana düşmemesi gereken bir hadisedir. Bu hadisenin öneminden hareketle bu kitap, aktüel-politik ve teorik bakış açılarını harmanlayarak Ukrayna Krizi’ne ilgi duyan okuyuculara kapsamlı bir perspektif sunmayı amaçlamaktadır
Tanıtım Metni