Erdem; yeteneklerini ortaya çıkarmalarına müsaade etmeyen, onları müfredattaki lüzumsuz bilgilerle yoran öğretmenlerini ve eğitim sistemini eleştirdi. Sınıftaki kızlardan bazılarının saatlerce alışveriş dergilerini karıştırmalarından, sürekli bunlardan bahsetmelerinden rahatsızlık duydu. Arkadaşı Ali’nin bütün vaktini kahvehanede kâğıt oynayarak geçirmesine sinirlendi. Erkeklerin futbol muhabbetlerinden…
Mutlaka alınması gereken son moda kıyafetlerden… Bir şeyleri sadece herkes yapıyor diye yapmaktan… Fakat unuttuğu bir şey vardı… Herkes gibi o da bir yerlerden hayatın tuzaklarla dolu ağlarına takılmayacak mıydı? Hayatında karşısına çıkan engelleri göz ardı edip, kendi kurduğu yalan dünyalarla kendini avutmaya çalışmayacak mıydı?
Türkiye’de internetin, cep telefonlarının yeni yeni yaygınlaştığı alışveriş merkezlerinin hızla çoğalmaya başladığı iki binli yılların başında lise son sınıfta okuyan gençlerin hayatlarına odaklanan bu roman oluşturduğu dünya ile ve karakterlerinin derinliğiyle klasik romandan alınabilecek tatları hissedebileceğiniz bir eser.
