Ceza muhakemesi hukuku, Anayasa hukukunun bir parçasıdır. Bu nedenle insan hakları, daima ceza muhakemesi hukukunun odak kavramıdır. İnsan hakları ihlal edilerek yapılan yargılama, bir sonuca ulaşmış olabilir, ama bu sonuç adil bir yargılama olamaz.
Kanunlar tek başına yargılamanın adil olmasını garanti etmez. Kanunlara, insan hakları, Anayasal haklar ve tabii hukuktan elde edilen ilkeler ve standartlar setinin de eşlik etmesi gerekir. Kanun amaç olursa, insandan ve adaletten daha önemli hale gelir. Oysa kanun, adalete ulaşmanın sadece bir aracıdır. Değerli olan insandır. Demokratik hukuk anlayışının egemen olduğu toplumlarda ilkeler, kanunun anlaşılmasına ve uygulanmasına yön veren en önemli yorum aracıdır.
Ceza yargılaması, temel haklara müdahale ederek ilerleyen bir süreç olduğundan, bu sürece katılan herkesin, her aşamada anayasal haklarının ihlal edilip edilmediğini, ilkelere ve ilkelerle belirlenmiş standartlara göre kontrol etmesi gerekir.
Kitabın yeni baskısında da ceza muhakemesi hukuku içinde insan hakları odak kavram haline getirilmeye çalışılmış, bu nedenle maddelerin anlam ve uygulamasına dair insan haklarını önceleyen anlatım ve ilkeler aktarılmaya gayret edilmiştir.