Unicef tarafından yayınlanan bir raporda, eğitim kalitesi kategorisinde Türkiye, en kalitesiz eğitim veren ülke olarak sonuncu oldu (2020). Gerçekten de Türkiye'de eğitim, 1950'den beri kasıtlı olarak, adım adım, gittikçe artan oranlarda imhâ edildi. Netice olarak kimi iç ve dış odaklarca beslenen "Câhilleştirme Süreci" bilhassa son 20 senede katlanarak en yoğun seviyesine ulaşıp, kronikleşerek sosyal dokuyu tümüyle ele geçirmiştir.
Artık insanlarımızın çoğu, cahillikte birbirleriyle yarışırken, cehâlet en büyük erdemlerden biri olarak görülüp, bununla övünülür olunmuştur. İşte günümüzün bu son derece olumsuz ve de ümitsiz ortamında, kimi yazarımız, sanatçımız, bilim adamımız ve aydınlarımız hâlâ cehâlete ve karanlığa karşı mücadelelerini sürdürmektedirler.
Bunlardan biri de K. Oktay Koca-maz'dır. "Türkiye'de son 30 - 40 yıldır hikâye yazarı çıkmıyor!" deniliyordu. Elinizdeki bu kitap, Kocamaz'ın 3. Hikâye kitabıdır. Onun hikâyeleri, şimdiye kadar bilinen hikâye türlerinden çok farklıdır. Bilimsel içeriğe sahiptirler; bilhassa güvenilir akademik araştırmalara dayanan, tarih ve sosyal antropoloji bilgileri veren, spiritüelizm, felsefe, numeroloji ve de mizah içerikli bu hikâyeler belki de yeni bir üslûbun, bir "ilk"in habercisidirler.
Osho, "Gerçek sanatçı, toplumundan on yıllarca ileride olmak zorundadır! Ancak o zaman sanatçı olunur ve de toplumu ileriye götüren sanat eserleri verilir. Bu nedenle birçok sanatçı, yaşadığı zamanda değil, gelecekte anlaşılır ve de benimsenir!" demiştir. Osho'nun bu sözlerine dayanarak, elinizdeki bu kitabın size geleceğin sanatına, aydınlığına ve lezzetlerine dokunma şansını sunacağına inanıyorum.
Selçuk Aylar
