2010 yılında yapılan Anayasa değişikliği sonucu Türk yargısının yapısı değiştirilmiş ve bireysel başvuru sistemi getirilmiştir. 23 Eylül 2012 tarihinde başlayan bu sistem ile artık adli konularda son söz Yargıtay'da değil bireysel başvuru sonucu Anayasa Mahkemesinin verdiği kararlarda olacaktır.
Bu bağlamda Zimmet Suçları isimli bu çalışma bu hususları da nazara alarak iki yönlü hazırlanmıştır. Eserin bir yönü yazarın 15 yıldır kürsüde ceza hâkimliği yapması sebebiyle mevcut uygulamaya yöneliktir. Özellikle Ekler bölümünde yazarın önemli gördüğü ve uygulamaya yön verecek nitelikteki 2011 ve 2012 yılına ait Yargıtay içtihatları tasnife tabi tutulmuş ve "usul ve esasa dair yapılan bozmalar" başlığı altında toplanmıştır.
Kitabın diğer bir yönü de yazarın akademik çevrede yer alışı sebebiyle akademisyenlere yöneliktir. Özellikle mevcut uygulamada yer alan sıkıntılar dile getirilerek evrensel hukukla bağdaşmayan kimi Yargı kararlarına işaret edilmiş ve olması gerekenler üzerinde durulmuştur.